İstanbul hakkında bildiklerim bilmediklerimden ibaret.

Gel sevdiğim, aşkı, kini, nefreti, her duyguyu bir de burada hisset.

Biraz ezil, rezilliğini çek. Kalabalıkta yalnızlaş ve sabret.

Bir kere gelirsen buraya bir daha ayrılamazsın ilelebet…

İstanbul hakkında şiirler yazılmış şairler tarafından…

Bu şehir sanki indirilmiş Allah katından.

Zaman umutları akıtıyor boğazdaki köprüler altından,

Bazısına göre değersizdir köprüleri, olsa bile altından…

Zamanında kapalı gözler tarafından izlenmiş,

Bazen kahırlar yüreklere işlenmiş,

Anadolu dan taşı toprağı altın diyerek gelinmiş,

Bu şehirde aranmış her zaman diriliş…

Bilirsin, padişahlar kentidir burası.

Topla gel sen de tarağı tası…

Bil ki yaşasan da ziyadesiyle yası,

İmkansızdır insanın bu manzarada mutsuz kalması.

İstanbul hakkında bir şiir okuyordum dün.

Sen de beni o şiiri okurken gördün.

Ve aldırmadan bana arkanı döndün.

Bendeyse o an doğdun yaşadın ve öldün…

İstanbul hakkında bir şey söyleyeyim.

Benim için ha İstanbul ha sen sevdiğim.

Ne seni ondan, ne de onu senden ayırt edebilirim.

Anla artık hem seni hem de onu çok sevdim…